Geleneksel Türk Tiyatrosu Özellikleri ve Çeşitleri

geleneksel türk tiyatrosu

Geleneksel Türk tiyatrosu denilince akıllara pek çok farklı oyun türü gelmektedir. Bu alandaki ilk eserler Tanzimat Dönemi’nde görülmüştür. Oyunlardaki ana amaç seyirciyi eğlendirmek ve güldürmektir. Bu nedenle tamamı komedi türünde eserlerdir.

Bu oyunların genel özelliklerinden biri de tamamının yazılı bir senaryoya bağlı kalınarak değil de doğaçlama şekilde oynanmasıdır. Konular ve kalıp sözler geleneksel olarak ilk çıkış zamanlarından bu zamana kadar belirlidir. Bunların etrafında şekillenen olay ve durumlar ise doğaçlama yapılarak tamamlanmaktadır.

Geleneksel Türk tiyatrosundaki oyunların ilk kimin tarafından ortaya çıkarıldığı belirsiz olduğu için anonim olarak nitelendirilmektedirler.  Ayrıca bu oyunların oynandığı belirli tiyatro alanlarının olmadığı da bilinmektedir. Bir alanda gün içerisinde aniden başka şehirlerden gelmiş bir kafile kurulup gösteri yapabilir veya bunları insanlara duyurarak belirli bir alanda oyun eğlenceleri yapılırdı.

Bu oyunlardan bazıları:

  • Ortaoyunu
  • Köy seyirlik oyunu
  • Karagöz oyunu
  • Kukla oyunu
  • Meddah oyunu şeklindedir.
  • Genel güldürü öğelerine bakıldığında:
  • Yöresel ağız taklidi
  • Doğaçlama şakalar
  • Abartılı davranışlar
  • Farklı uluslardan bireylerin bazı özelliklerinin komik hale getirilerek anlatılması
  • Belirli karakter türlerinin betimlenmesi
  • Yanlış anlaşılmalar
  • Kelime oyunları şeklindedir.

Geleneksel Türk Tiyatrosunun Doğuşu

Tüm ülkelerin kendi geleneksel tiyatrolarına bakıldığında temelde iki ortak özellik göze çarpmaktadır. Bunlardan biri dini merasimler ya da ritüeller diğeri de halka ait destanlar, masallar ve efsanelerdir.

Geleneksel Türk tiyatrosunda da durum bundan farklı değildir. Günümüzde halen daha en sevdiğimiz gösteriler arasında yer alan bu komik oyunlar çeşitli eğlencelerde, önemli günlerde sergilenmeye devam etmektedir. Ancak Batı dünyasının etkilerinin ülkemizde artması ile birlikte artık eskisine göre çok daha ender olarak kutlamalarda yer almaktadırlar.

Geleneksel Türk Oyunları

Geleneksel Türk seyirlik oyunları sözlü ve sözsüz oyunlar olmak üzere iki farklı gruba ayrılmaktadır. Sözlü olan oyunlarda oyunu sergileyen kişiler birtakım rollere bürünerek konuşmaktadır. Sözsüz olan gösterilerde ise tamamen görsellik ve eylemler ön plandadır.

Sözlü Geleneksel Türk Oyunları

Geleneksel Türk oyunlarında sözlü olanların sayısına bakıldığında sözsüz olanlara göre çok az sayıda olduğu görülmektedir. Komedi türünde olanları:

  • Kukla
  • Karagöz
  • Meddah
  • Köy seyirlik oyunu
  • Orta oyunu şeklindedir.

Dramatik türde olanları ise:

  • Savaş oyunları
  • Tulumcular şeklindedir.

Bu oyun türünde yer alanlarda görülen ortak özellikler:

Sözlü geleneksel Türk tiyatrosu türlerinin en belirgin ortak özelliği taklit unsurudur. Kişileştirme, çatışma, cansız nesneler, davranış, hayvanlar, görüntü benzetmesi, yöresel ağız, kusurlu bireylerin taklitleri gibi şeyler ile izleyicileri eğlendirmek hedeflenmiştir. Aşağılayıcı, taşlayıcı ve alay edici bir tavır sergilenir.

İşlenen konularda zıtlıklardan faydalanılır. Diyalog halindeki iki karakter arasındaki zıtlıklara vurgu yapılır. Burada iki unsur karşımıza çıkmaktadır: Dişi konuşan ve erkek konuşan. Dişi konuşan karşılık veren karakteri; erkek konuşan ise laf yetiştiren karakteri nitelendirmektedir.

Oyunların Batı tiyatrosunda olduğu yazılı bir metni yani senaryosu yoktur.

Şaklabanlık, soytarılık, dans, şarkı, müzik gibi unsurları canlandırma yapan kişi dilediği gibi birbirine karıştırarak verebilir.

Eski zamanlarda seyirlik oyunlarda bir birleştirme de görülmekteydi. Yani ortaoyununa Karagöz’ün çıktığı, Karagöz’ün meddahlık yaptığı gibi birbirine karıştırmalar da görülmekteydi.

Geleneksel Türk tiyatrosu için belirlenmiş oyun sergileme yerler bulunmamaktadır. Geniş bulunan, insanların sığabileceği her türlü yerlerde oyun sergilenebilirdi. Ancak 19. yüzyıldan sonra ortaoyunu Batı tiyatrosuna uyarlanmak için Tuluat Tiyatrosu çalışmaları yapıldı.

Sözsüz Geleneksel Türk Oyunları

Sözsüz geleneksel Türk oyunları incelendiğinde bunlarda sahnedeki kişi sadece yeteneklerini sergilemektedir. Herhangi bir senaryo, taklit, konuşma, doğaçlama cümleler vb. hiçbiri bu grupta yer alan oyunlar için geçerli değildir.

El çabukluğuna dayalı sihirbazlık gösterileri, hayvanlarla yapılan gösteriler, güç gösterilerine dayanan oyunlar, dans gösterileri vb. gibi topluluğun izlemekten keyif aldığı oyunlar sergilenmekteydi. Bunlar:

  • Gözbağcılar (hokkabaz, sihirbaz, yumurtabaz)
  • Hayvanlar ile gösteri yapanlar (köpekbaz, ayıbaz, maymunbaz, yılanbaz, eşekbaz vb.)
  • Ateşbaz
  • Güç gösterisi (gürbaz, çanakbaz, zorbaz, sinibaz, şişebaz, parandebaz)
  • Dansçılar (çengi, köçek, curcunabaz, kasebaz, mıtrakbaz, cinaskeri)
  • Pehlivan-ı kağıtbaz
  • Cambaz
  • Pehlivan-ı kumarbaz şeklinde gruplandırılmaktadır.

Ancak Pehlivan-ı kumarbaz ve Pehlivan-ı kağıtbaz şans oyunları olarak da nitelendirilmektedir ve bu grupta yer alıp almaması gerektiğine dair uzman kişiler arasında fikir ayrılığı bulunmaktadır. Yine bu oyunda da sergilenen oyun sırasında konuşma yapılmamaktadır.

 

Yazı gezinmesi

Mobil sürümden çık